“Bu senin yaşamın…
Ama, beni de ilgilendiriyor!”
Evet,
senin yaşamın beni de ilgilendiriyor. Çünkü; aynı zamanda, aynı seyirci
karşısında, aynı sahneyi paylaşıyoruz. Bu senin yaşamın ama beni de
ilgilendiriyor dostum… Çünkü ikimiz de bir babadan ve bir anneden ibaretiz.
İkimiz de acıkıyor, uyuyor ve yoruluyoruz. İkimiz de beğenilmek, kabul görmek,
mutlu olmak, başarmak istiyoruz. İkimiz de iyi şeyler yapmak istiyoruz. İkimiz
de öleceğiz ve iyi anılmak istiyoruz. Çünkü aynı anda, aynı ilahi kudret karşısında,
yapıp ettiklerimizle karşılaşacağız. İkimiz için de sorulacak; “Nasıl
bilirdiniz?” diye…
Buraya kadar aynıyız ikimiz de… Çünkü neye inanırsak
inanalım aynı anda, aynı ilahi kudret tarafından yaratıldık ve aynı yaratıcıya
hem muhtaç hem de sorumluyuz… Evet! bu senin hayatın dostum ama beni de
ilgilendiriyor. Çünkü benim başarım sana karşı yaptıklarımla ilgili… “Nasıl
bilirdiniz?” sorusuna karşı yüreğindeki hissettiklerinle ilgili… Bu yüzden bu
bilgileri seninle paylaşıyorum. İş, özel ve aile hayatımızda bakalım neyi
değiştirebiliyoruz? Bakalım, daha mutlu ve daha başarılı olabilecek miyiz? Ve
bakalım, yaşamımızı daha anlamlı kılabilecek miyiz? Dönüşüm başlıyor…
Milyarlarca insan içinde, ‘bir’ kişinin ne önemi olabilir
ki?
Bunun cevabını, o ‘bir’ kişiye sorun!
Bu öğreti; yaşlı
bir eskicinin, uzun zaman önce terk edilmiş, yıkılmaya yüz tutmuş, eski bir konağın tavan göbeğini sökerken,
tesadüfen bulduğu gizemli bilgilerden… Mısır piramitlerinde yazan sırlardan…
Tibet eteklerindeki bir taşın altından çıkan, ceylan derisine yazılmış bilgelik
yazılarından… Mescid-i Aksa’nın altında kazı yapılırken, Hz. Süleyman mabedinde
bulunan efsanevi sandukadan çıkan kutsal bilgilerden ya da Orta Asya’da bulunan
Dikili Taşta yazan eski, gizli, gizemli bilgilerden oluşmuyor.
Gizli olan, insanların bakamayacağı yerlere
saklanır.
En gizli olanı ise herkesin bakıp göremeyeceği
yerlere…
Bu
bilgiler, aşırı uzak olduğumuz değil, aşırı içinde olduğumuzdan göremediğimiz
gerçeklerden oluşuyor. Öyle ki kaçıp kurtulamayacağımız, kovalayıp
yakalayamayacağımız gerçeklerden… Senin acılarından, zevklerinden, hayal
kırıklıklarından, şaşkınlıklarından, üzüntülerinden, sevinçlerinden,
mutsuzluklarından, mutluluklarından, yorgunluklarından, dinçliğinden,
cahilliğinden, bilgeliğinden, başarısızlıklarından ve başarılarından oluşuyor…
Efsanevi,
gizli, gizemli yaşantılardan değil, bizzat senin hayatından oluşuyor! Çünkü en
basit yaşam bile yaşayan kişinin kendisi için en efsanevi yaşamdır. Seni en çok
ilgilendiren yaşam; Fayda ve zarar göreceğin… Fayda ve zarar verebileceğin… Acı
ve zevk duyacağın… Acı ve zevk vereceğin yaşam… Yükseleceğin, alçalacağın… Kirleneceğin,
temizleneceğin… Övüneceğin, utanacağın… Başarısız veya başarılı olacağın… Yapıp
ettiklerinin karşılığını bulacağın yaşamdan, senin yaşamından oluşuyor… Belki
küçük, belki gizemli, gizli, efsanevi değil ama senin için çok önemli olan tek
ve kısa yaşamın… Başkasının değil bizzat senin deneyimlerin… Bu öğreti, bu nedenle,
senin için dizayn edildi. Ve şimdi senin öykünde…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder